Osman GERÇEK

Osman Gerçek, gitti gördü geldi : Afganistan izlenimleri

Osman GERÇEK

Afganistan Notları
Geçtiğimiz günlerde, 40 yıl kadar süren Sovyet ve ABD işgali neticesinde adeta bir enkaza dönen, yokluk, kıtlık ve açlığın kol gezdiği Afganistan coğrafyasına Filistinli Fikri Şabanoğlu kardeşimizle beraber, gözlem yapmak ve ülkeyle ilgili rapor hazırlamak üzere Anadolu Federasyonu olarak bireysel bir seyahat yapma imkanımız oldu.

15 Ağustos 2021’den itibaren devlet  idaresini ele geçiren Taliban Hükümetinin yönettiği ülkenin son durumunu gözlemlemek, özellikle de nüfusunun nerdeyse yarısının açlık tehlikesi altında olduğu bu coğrafyayla ilgili neler yapılabileceği konularıyla beraber ülkeyle ilgili genel bilgilendirmeler ve gezi notlarımızı sizlerle paylaşacağız.

Afganistan’a gidiş yollarından başlayarak, ülkenin, tarihi, coğrafyası, iklimi, işgal dönemleri, siyasi  ve ekonomik durumu, halkın yaşam şartları, afyon üretimi, güvenlik duvarları, neo-selefi iktidar, kıtlık ve yoksulluk, eğitim ve medreseler, nüfus hareketliliği ve etnik yapı, enerji ve maden kaynakları, hijyen, su ve kanalizasyon ve yardım faaliyetleri ve kanalları gibi konularda gözlemlerimizi paylaşacağız.

Afganistan’a Nasıl Gidilir?

Taliban’ın iktidarı ele geçirmesinden sonra 30 Ağustos 2021 tarihi itibarıyla Türk Hava Yolları, Afganistan’a olan tüm uçuşlarını iptal etti. Bunun ne zamana kadar devam edeceği beli değil ama umarız yakın zamanda THY tarifeli uçuşlarına başlar. Şu an için Ankara ve İstanbul’dan Kabil’e direk uçuşlu, Kam Air ve Afgan İndiana Hava Yolları ile haftalık seferler devam etmektedir. Ayrıca, aktarmalı olarak Meşhed ve Doha’dan da gidilebilmektedir. Zahmetli ve riskli de olsa İslamabad ve Türkmenistan’da kara yoluyla geçilebilmektedir.

20 yıllık ABD işgal geleneğinin devamı olan dış ilişkiler nedeniyle, gidişlerde Afganistan Konsolosluğu’ndan vize başvurusu yapıp vize almak gerekiyor. 160 dolar karşılığında verilen vize işlemleri çoğu zaman bir günde tamamlansa da ikinci güne de sarkabiliyor. Güncel sağlık şartları nedeniyle gidiş ve gelişlerde uçuştan önce, son 72 saat içinde yapılmış bir PCR covid 19 testi yaptırmak da gerekiyor.

Pakistan ve İran üzerinden ülkeye kaçak olarak girmek mümkün gibi görünse de bu yolu deneyenlerin akıbeti uzun süre hapislerde çürümek şeklinde olabiliyor.
İstanbul’dan uçakla gidişler 4,5 saat sürerken, dönüşlerde bu süreye bir saati daha ilave etmek gerekiyor. Bir de Afganistan ile 1,5 saatlik saat farkını iyi hesap etmek gerekiyor. 

Coğrafya ve Yüzey şekilleri

İslam Coğrafyasının Orta Asya uzantısı bölümünde bulunan Afganistan, nüfusunun tamamının Müslüman olduğu Orta Asya’nın tek ülkesidir. Batısında İran, Güneyinde Pakistan, Kuzeyinde Türkmenistan, Özbekistan ve Tacikistan, Doğusunda ise Çin’le komşu olan bir ülke.  En uzun sınır komşusu Pakistan’la 2430 km, en kısa sınır komşusu Çin ile 76 km’lik sınır hattı vardır. İran’la ise 936 km’lik bir sınırı vardır.

Ülkenin doğusundan itibaren Himaliya Dağlarının uzantıları bu ülkede Hindikuş Dağları olarak devam eder. 653.000 Km2’lik toplam yüzölçümü bulunan Afganistan’da Hindikuş Dağları 414.000 Km2’lik kütlesiyle ülkeye genel karakterini verir. Neredeyse ülkenin üçte ikilik bölümünü kaplayan bu dağ kütlesi, ülke içindeki hem ulaşımı, hem de ticaret ve iletişimi zorlaştırmaktadır. Yer yer farklı yükseklikte seyreden bu yalçın dağlar 7500-8000 metre civarındadır.

Ülkemizden uçakla Afganistan sınırlarına girildiğinde Kabil Hamid Karzai hava alanına varıncaya kadar, bir saate yakın kıraç engebeli çöl dokusunu, bir saate yakın da yüksek dağ kütlesini gözlemliyorsunuz. Küçük yerleşim yerleri ise daha çok yüksek dağ yamaçlarının vadilerinde, çukurlarında görülebiliyorlar. 
Dağları ve çöl yapısı bakımından zengin olan Afganistan’ın yakınında bir deniz yoktur. Engebeli ve yüksek dağların vadilerinden akan nehir kenarı ve havzalarda kısıtlı da olsa tarım yapılabilmektedir. Tarım arazileri daha çok, ülkenin Kuzey ve Güney bölgelerinde toplanmıştır.  İçilebilir su kaynakları ve nehir uzunlukları bakımında zengin bir ülke sayılabilir. Hint Okyanusuna dökülen İndus Nehrinin kollarından biri olan Kabil nehri bu ülkeden doğmaktadır.

Adından da anlaşıldığı gibi etrafı yüksek dağlarla çevrili olan başkent Kabil bu nehrin bulunduğu yere kurulmuştur. Bu nehir kuzeye doğru akarak Pakistan topraklarına gitmektedir. Bu Nehir zaman zaman iki ülke arasında sulama krizi yaşanmasına neden olmaktadır.

Kabil’den doğusunda bulunan Celalabat kentine, Kabil Nehrini izleyerek ulaşılmaktadır. Yüksek dağ yamaçlarının vadisinin dibinden akan bu nehrin kenarında bulunan engebeli ve bol virajlı yol, Afganistan’ın en tehlikeli geçişlerinden biridir. Özellikle yağışlı mevsimlerde sık sık yaşanan heyelanlar yolun kapanmasına neden olmaktadır.  Kabil Nehrinin bazı kesimlerinde genişleyen havza ve deltaların kenarında küçük de olsa her toprak parçası tarım arazisi olarak kullanılmaktadır. Aynı zamanda bu nehrin bazı kesimlerinde iki adet sulama maksatlı baraj göleti oluşturulmuştur.

Ülke topraklarının %12’lik bölümü ancak tarıma elverişlidir. Batıda Herat, Güneyde Kandehar, Doğuda Celalabad ve Kuzeyde bulunan Mezarı Şerif illerinde tarıma elverişli topraklar bulunmaktadır.

                                                                                                                   (Devam Edecek)
 

Yorumlar 3

Yazarın Diğer Yazıları