İsmail ARSLAN

Su Akar Yolunu Bulur

İsmail ARSLAN

İki dağ arasında taşkın su yatağına ev yaptırırsan, o su akar, dağdan iner, yolunu bulur ve burası Muzistan değil bre su, kafana göre akamazsın desen de, takmaz seni.

Özellikle Karadeniz bölgesinde hes faaliyetleri çerçevesinde yatağı değişen suyun oluşturduğu  tehlikeden dolayı devletin sorumluluğu ve tedbir alma yükümlülüğü tartışılmaz bir olgudur. Madem suyun yatağı ile oynuyorsun, bunun oluşturacağı her sıkıntıyı gidermekle de yükümlüsün demektir. Velev ki tabii bir sel söz konusu olsa dahi, devlet olmanın anlamı, bunu öngörerek, tedbir alma mesuliyeti demektir. Bu sebeple işleri ehillerine tevdi etmek, liyakatı önemsemek zaruridir. Vatandaş, ben boş buldum araziyi, evimi yaptım, kimse de bir şey demedi diyerek, mevzudan sıyrılabilir, ama idarenin o lüksü yoktur. 
Siz yüz trilyon metreküp gaz bulsanız ne fayda, ülkede çarpık yapılaşma, üç kuruş para derdine, dere üzerine bina kondurma kafası devam ettikten sonra...
Giresun'da ölenlere rahmet olsun ve artık tabiat ile kavga hali de bu vesile ile en azından ülkemde son bulsun. Amin
Suyun dağdan akarak indiği yolun üstüne bina kondurmuşlar, sel görüntülerini izlerken dikkatimi çekti. Oraya bina diken, bu binaya izin  verenlerin fiil ehliyetleri sınırlandırılmadan, yani bu kafa, idraksız muamelesi görmeden, ülke milim milim yok oluşa gidecektir, orman yakan ve yanan orman alanına bina ruhsatı verenler de aynı muameleye tabi tutulmalı tabii ki.
--
Bir hak müdafii, vicdanından başka bir makamdan emir ve talimat almaz.
Hak müdafiilerinin meslek kuruluşlarının idaresine talip olanlar, eğer siyasileri ziyaret ederek, emir ve talimatlarını aldık diyor iseler, onların meslek ile ilgileri, aldıkları talimat ile adalet nezdinde sonlanmıştır demektir.
Adalet ile particilik birlikte bulunamaz, biri diğerini illa ki yer ve genelde insan tabiatı hırs, haset, riyaset, şehvet, şöhret putlarına karşı dayanıksız olduğu için, adalet harcanmaya meyyaldir
Ankara'da ikinci baronun kurucularından biri şöyle bir paylaşım yapıyor, ne demek istediğime izah olsun: (bir parti liderini ziyaret etmişler) emir ve talimatlarını aldık diyor.
Adalet ile iştigal eden kimse,  talimat almamalı ve vermemelidir.
--
Bendeniz işin şu kadar metreküp şu bulundu tarafında değilim, enerjide kendine yeter hale gelmesi ufukta beliren Türkiye nelere muktedir olur tarafından bakıyorum ki inşallah evlatlarımıza güçlü bir geleceği müjdeleyebiliriz artık, bu ayan.
Bir de şu beton dökülen petrol kutularının peşine düşülse, kimler, hangi mantıkla petrol bulunan kuyuları beton dökerek kapattı iseler, hepsini ifşa ile, o kuyuları devreye almak da olsa sıra inşallah.
Allah devletimize milletimize zeval vermesin amin
--
Beğenmediği/ genel görüşüne katılmadığı birinden çıkan doğru sözü onaylamak; ya da sırf o dedi diye, doğru söze cephe almak onurun turnusoludur.
Takıntı düzeyini de geçmiş biçimde daimi olarak olumsuz nokta arayışı, zamanla kişiyi doğruya körleştirir.
Bir A4 kağıdını önünüze alın. Beyaz bir satıh... Tam ortaya kondurulan bir nokta... Çoğumuzun dikkatini nokta çeker; fakat unutmamalıyız büyük satıh hala beyazdır orada.
 
 
 
 

Yazarın Diğer Yazıları