İsmail ARSLAN

Efendim Kelimesini Lügattan Çıkarmak

İsmail ARSLAN

Bu ülkede fenni fosfat gübre kullanımının sağlık, ürünler ve toprak üzerindeki olumsuz etkilerini konuşmamız gereken zamanlarda, ne kadar saçma sapan mevzu gündemimizi dolduruyor. Halbuki bu topraklar bizim en büyük sermayemiz ve öyle mübarek topraklar ki bu topraklar, üzerine ne ekseniz ilaç tesirli ürün olmasına rağmen, toprağı zehirleyerek, özelliğini bozmada gayretkeş olanlar millilik vurgulu nutuklar atmadalar ki eyvah. Bu topraklara sahip olup da fakirlikten kurtulamamak ne ile izah edilebilir, bilmiyorum.
--
Kelime dağarcığımızdan çıkarmamız gereken bir kelime: Efendim. Kimi zaman saygı adına, muhataba verilen kıymeti ifade için kullanılan bu kelime, zamanla ruhu zehirliyor. Kendine saygısı olan kişi, Yaratıcından gayrı efendi kabul etmez ve muhatabına saygısını ifade tercihi olarak da olsa bu kelimeyi kullanmaz. Mailis Nalars Sarpust Yazıtları
--
Felçli birini maraton koşmaya ikna etmek mümkün olabilir, ama liderine kör itaat ile teslim birini, onun da hata yapabileceğine inandırmak mümkün değildir. Güce, hükmetmeye tav olmuş birini de konumundan vazgeçirmek imkansızdır. Mailis Nalars Sarpust Yazıtları
--
Deaş lideri Bağdadi, bir mehdiyyun hareketine liderlik edebilecek vizyonla donatılmadığı için ortadan kaldırıldı. Şimdi evangelistler, özellikle güvenli bölgeye yerleştirilecek sünni tarikatçılar ve Güneydoğu tarikatlarını kullanarak daha sıkı bir planı uygulamaya geçeceklerdir. Bir halife atadılar, amaçlarına ulaşınca yok ettiler, şimdi sıra mehdi atamasında. PKK veya diğer terör unsurları ile değil, bu coğrafyanın en büyük zaafı olan kurtarıcıları kullanarak amaçları için çalışacaklar.
--
ABD kendi kurduğu deaş örgütü liderini öldürdüğünü iddia ediyorsa bunun anlamı şudur: Yeni bir lider ataması yapmışlardır ve bu operasyon bahanesi ile, örgütün intikam eylemlerini öne sürerek , diğer örgütleri pyd'ye daha aktif imkan aktarabilme stratejisi peşindelerdir. Mesela bir özerk devletçik gibi. E ama biz sınırlarımızı güvene aldık, bize ne mi. İntikam eylemleri sınır bölgesinde olmayacaktır. Büyük şehirlerde katliam olarak planlanacaktır ve şehirler de emin olun deaş liderini öldürenlerin ülkelerinde değil, dost ve müttefik bir ülkenin şehirlerinde olacaktır ki, özerk yapıya ses çıkarılmasın. Zaten ardından güvenli bölge yerleşimini de kontrol altına almak isteyeceklerdir ki mehdiyyun harekatını kurgulayabilsinler. Bu mehdiyyun hareketi planı ile tarikatları kullanarak Güneydoğu'ya yönelik bir gayrete de gireceklerdir. Temel amaç evangelistlerin büyük yahudi krallığının kurulması. Bu kadar net.
--
Arapların Arap olan Peygamber ve Onun dinine bağlılıkları Kerbela ile siyasi anlamda bitmiştir. Bireysel olarak harbi müslümanlar elbette olmuştur ve olacaktır, lakin Kerbela sonrası kavmiyetçilik davalarına İslamı kullanan ve bu güne kadar halen bu davalarını güdenlerin densizliklerini İslam ile savunmaya çalışmak gibi ahmaklıkları meşru gören Türklerin de yatacak yeri yoktur.
--
Zikir üzerine bir mülahaza
'Kalpler Allah'ı anmakla huzur bulur' ayeti, sadece kuru bir Allah Allah zikrini vird edinmeyi tavsiye demek asla değildir. Insan, yaşarken envai çeşit halta isteyerek, veya istemeyerek özne olabiliyor. İlişikli olduğu nice hayat sahibine eziyet etmiş ve dolayısıyla haklarına girmiş olabiliyor. İşte insan başına gelen bela ve musibetleri de bu bakış ile tefekkür ettiğinde, başına gelen menfi ahval ile, Allah'ın kendisini temizlediğini idrak eder ise, kanaatimce işbu tefekkür ve idrak hakikatli bir anmak ve oturaklı bir zikir olmus oluyor ki, bu anmak, iç huzura ve Rabbinden razılığa, Ona teşekküre vesile oluyor. Yani oturup bir köşeye Allah Allah demek değil, Allah'ın azametini kavrayabilme adına, yaşadıkları ile muhakeme ederek Onu anmak, kalbi mutmain eden ve sonucunda Ondan razı olmayı talim eden zikirdir. Bu anmak dil ile değil, tamamen kalbi idrak iledir ki, dilin kalbe bu anlamda yardımcılığı da asla reddolunamaz. Ancak gaye bu olsa gerektir. Mailis Nalars
 

Yorumlar 1

Yazarın Diğer Yazıları