DÖKTÜĞÜNÜZ KANDA BOĞULACAKSINIZ!

UMRAN Kültür Ve Medeniyet Hareketi'nden İsrail tepkisi UMRAN Kültür Ve Medeniyet Hareketi tarafından yazılı bir basın açıklaması yapılarak, İsrail'in Filistin'de yaptığı katliamlara dikkat çekildi. 

“Kudurmuş köpek İsrail döktüğü kanda boğulacaktır” denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:“İşgalci, terörist, Siyonist İsrail, Gazze Şeridini yine kana buladı. 1948 yılında, Filistin halkını sürgün edip topraklarını işgal ederek terör devleti kuran Siyonist İsrail, o günden beri, Filistin topraklarını işgal etmeye ve Filistinlileri sürgün etmeye devam ediyor. 1976 yılı 30 Mart’ında, yine binlerce kilometre karelik Filistin topraklarını işgal eden terör devleti Siyonist İsrail, 6 Filistinliyi öldürüp yüzlercesini de yaralamıştı. O günden bugüne tam 42 yıldır her 30 Mart Toprak Gününde, Filistinli kardeşlerimiz “Büyük Dönüş Yürüyüşü” yaparak işgal altındaki topraklarına yeniden dönebilmenin heyecanını yaşıyorlar. Ellerinde Filistin bayrakları ve dudaklarında özgür Filistin şarkıları olan on binlerce Filistinli kardeşimiz, Cuma namazını kılıp Gazze’ye doğru yürüyüşe geçtiklerinde vahşi, katil İsrail ordusunun saldırısıyla karşılaştılar. Bu saldırılarda; 18 kardeşimiz şehit edildi, bin dört yüzü de yaralandı. Ve utanmadan, İsrail ordusu, Twitter hesabından; Askerler her kurşunun nereye gittiğini bilerek, ölçülü ve hesaplı olarak attığını, tüm dünyaya meydan okurcasına beyan ediyor. Silahsız ve ellerinde bayraklar olan kadın, çocuk, yaşlı, genç on binlerce insana bilerek, isteyerek keskin nişancılar ateş açıyor.  Kurulduğu günden beri bu coğrafyayı kana bulayan işgalci, katil, terörist, Siyonist İsrail, her geçen gün Filistin’de yeni toprakları işgal edip sınırlarını genişletiyor. BM’lerin aldığı kararları tanımıyor ve uygulamıyor... “İnsan hakları” kavramlarını hiçe sayıyor, kural tanımıyor. Dünyanın en modern silahlarıyla silahsız insanlara saldırıyor ve öldürüyor. İşgal ediyor, zindanlarda işkenceye tabi tutuyor, sürgün ediyor, masum insanları açık hava hapishanesi Gazze’de ölüme terk ediyor, evlerini başlarına yıkıp kendilerine yeni yerleşim yerleri açıyor. Ve resmen Filistinli kardeşlerimize bir soykırım uyguluyor. Çocuklarımızın, torunlarımızın gözüne bakarken, bir an, Suriye’de/Guta’da, Yemen’de, Arakan’da, Filistin’de ve diğer İslam ülkelerinde ölen bebekleri düşünelim, binlercesine TV ekranlarında şahit olduğunuz şöyle bir tablo gelsin gözümüzün önüne: Gözyaşları içerisinde feryat eden bir baba, daha iki yaşında bile olmayan çocuğunun cansız bedenini kollarının arasında tutuyor. Vücudu, elbiseleri gibi paramparça olmuş, ayakkabıları yok, her tarafı kanlar içinde, yara bere, toz toprak içinde olan yüzünde bir tebessüm: Sanki tüm Müslümanlara/insanlara şunu haykırıyor: burada ölen ben değilim, sizsiniz! Öncelikle sesimizi arş-ı alâyi titretecek şekilde yükseltelim. Bu zulme, bu soykırıma, bu vahşete dur diyelim! Sosyal medyada yeni bir psikolojik harekat başlatalım. Katilleri teşhir edelim ve Filistin sergisi açalım. Yıllarca devam eden ve orada yaşayan Filistinlileri adeta açık hava hapishanesine çeviren Gazze ablukasının kaldırılması için BM, İnsan hakları mahkemeleri nezdinde bireysel ve toplu girişimde bulunalım. Bugünden itibaren İsrail mallarını, protesto edelim. Türkiye, bu katliamı BM’ye götürmelidir. Türkiye, İsrail’le olan ilişkilerini gözden geçirmeli, Büyükelçiliği, maslahatgüzar düzeyine düşürmelidir. Türkiye bazı ikili anlaşmaları askıya almalıdır. ABD’nin Büyükelçiliğini Telaviv’den Kudüs’e taşıma kararına karşı gelen 128 ülke, başta Türkiye olmak üzere Millet Meclislerinden, “Başkenti Kudüs Olan Özgür, Bağımsız Filistin Devletini Tanıma” kararı çıkarmaları, Büyükelçiliklerini Kudüs’e taşımaları ve “Başkenti Kudüs Olan, Hudutları Belli, Özgür, Bağımsız Filistin Devleti”ni tanımaları için kampanya açılmalıdır. İsrail’in işgal ettiği Filistin topraklarından mutlaka çekilmesi sağlanmalıdır.“               
(Kayseri Gündem)

Bakmadan Geçme