21 Ağustos 'Dünya Yazı Günü' olsun

Türkiye Yazarlar Birliği(TYB) Kayseri Şubesi Başkanı Selim Tunçbilek, 'Acemi Kalemler' dergisinin 5'inci sayısında kaleme aldığı ' Dünya Yazı Günü İlanıdır' başlıklı yazısında, yazı tarihimizin başlangıcı kabul edilen Bilge Kağan Anıtının dikiliş günü olan 21 Ağustos'un Dünya Yazı Günü olarak her yıl değişik etkinliklerle kutlanması talebinde bulundu.

Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Kayseri Şubesi Başkanı Selim Tunçbilek’in teklifte bulunduğu söz konusu yazısı şu şekilde;
“Türk Dili, Türk Tarihi, Türk Kültürü, Türk Medeniyeti, açısından Orhun Abideleri ’nin önemi inkâr edilemez. Medeniyetimiz açısından anıtların bulunması yazılı tarihimizin başlangıcı sayılmıştır. Türkçe o günden bu yana dünya dilleri arasında yazı dili olarak yaşayıp gelen nadir üç beş yazı dilinden birisidir. Anıtlar Türkçenin de ilk yazılı kaynaklarını oluşturmaktadır. Yazı, insanlık tarihi açısından da önemelidir. İnsanlığın ortak birikimlerinin çoğaltılması deneyimlerinin sonraki yüzyıllara aktarılması işlevini gören en önemli buluşlardan biridir. Yazı medeniyetin insanlık için başlangıcı kabul edilmektedir. Bilginin bir yerden bir yere taşınması yazı ile olmuştur. Yazı icat edilmemiş olsaydı bu gün bilgi taşınmasından söz edemezdik. Pek çok açıdan olduğu gibi bu açıdan da yazını önemi büyüktür.
Peki, niçin insanlık tarihinde bir “ yazı günü” kutlaması yoktur. Her şeye zaman ayıran insanların yazmaya da vakit ayırması gerektiğini düşünüyorum. Hep. Her yıl günde bir gün yazma günü ilan edilmeli ve insanlar bu yazma gününde kendi hayatlarının bir yıllık değerlendirmesini yapmalıdır. Bir yıllık değerlendirme yapmasalar bile hayatlarında o yıl için kendilerince çok önemli gördükleri hadiseleri yazıya geçirmeliler bundan asırlarca önce bundan asırlarca önce bizim hanlarımız adeta milleti ile dertleşircesine oturup dünyanın göbeğine bir taş dikmişler ve o taşa kendi hayatlarında ve millet hayatındaki önemli gelişmeleri ve tanıklıkları yazı ile kayıt altına almışlar o taşların üzerindeki ‘Türk titre ve kendine dön’ ikazı hepimiz için yapılmış bir ikazdır. O halde dünya yazı günü tanımlaması yapmaya en yatkın millette yüce Türk milletidir.
Yirmi birinci yüzyılda Türk milleti söyleyeceklerini, daha insanlığa söyleyip bitirmemiştir. Adaletin merhametin zayıfın ve güçsüzün yanında yer almayı milli bir özellik olarak bu güne taşımayı bilmiş milletimiz bu konuda da dünyaya insanlığa yol gösterici olmalı ve 21 Ağustos’u Dünya Yazı Günü ilan etmeli ve kutlamalıdır.

Niçin 21 Ağustos?
21 Ağustos bizim tarihimiz medeniyetimiz kültürümüz, dilimiz açısından çok önemlidir zira yazılı tarihimizin başlangıcı kabul edilen anıtlarımızdan Bilge Kağan anıtı tam tarih olarak 21 ağustos 732 yılında dikilmiştir. O günden beri yazmayı önemli bir erdem olarak geliştirmiş, devam ettirmiş milletimiz için hem bu günün önemine karşılık gelmesi yönüyle hem de insanlığa taşıyacağı mesajlar açısından 21 Ağustos’u her yıl Türk ve dünya yazı günü olarak kutlamayı öneriyorum. Bu kutlamaya halkımızın geniş katılı sağlanmalı başta yerel yöneticilerimiz olmak üzere yazı günü etkinliklerin yapılabileceği alanlar oluşturulmalıdır. Bu alanların mimari yapısı Orhun Anıtları’na benzetilebilir. Hatta üzeri bir çadırla kapatılarak bunlara ‘Yazı Otağ Meydanı’ adı verilebilir üniversitelerimiz bu konuda özel çalışmalar yaparak donanımlarını böyle bir etkinliği geliştirebilecek zemine taşıyabilir. Mimarlık ve Güzel Sanat fakültelerinin öncülüğünde estetik değeri olan ve yazmayı birinci derecede önemseyen etkinlik objeleri oluşturulabilir. Kültür ve Milli eğitim bakanlığımız her yıl 21 Ağustos Dünya Yazı Günü’ne özel yazma etkinliği düzenleyebilirler bunun için on beş yaş altı yirmi yaş altı yazma yarışmaları tertip edilebilir. Hatta bu yarışmaları dünyanın yaşayan tüm dillerine TİKA ve Yunus Emre Enstitüsü aracılığıyla planlayabiliriz. Bu etkinlik her yıl bir ülkede yapılarak bir önceki yılın birincileri onur konuğu olarak davet edilebilir.
Dünya Yazı günü etkinliği ile ayrıca yazarlığın ne denli zor bir iş olduğuna vurgu yapılmış olur. Yazmak kişisel bir deneyim olarak bir gün için bile olsa denemeyle zorluğun farkına varılabilir. Bu açıdan yazarın aslında ne denli güç bir iş başardığı da vurgulanmış olur. Yazma becerisi olmayan bireyin okumaya yönelmesini sağlamak ve dikkat çekme gayesine de bu etkinlik hizmet etmiş olur. Neresinden bakrsanız bakın ve hangi noktadan meseleye yaklaşırsanız yaklaşın böyle bir etkinlik kamusal alanda son derece faydalı bir netice doğurur. Şimdiden kar zarar hesabı yapanlar için bundan daha az maliyetli ve daha yüksek değer yaratabilecek bir düşünce geliştirenlerin önünde saygı ile eğilmeye hazırız.
Buradan başta Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza Kültür Bakanımıza ve Milli Eğitim Bakanımıza sesleniyorum. Yine kültür sanat ve edebiyat dergilerimiz basınımız başta olmak üzere bütün kamu görevlerine yazar kuruluşlarına üniversitelerimize açık çağrı yapıyorum. Gelin 21 Ağustos’u Dünya Yazı Günü olarak kutlayalım insanlığı ve tüm dünya dillerini bu günümüze sevincimize ortak edelim Türk milletinin ne denli medeniyet tutkunu bir millet olduğunu dünyaya bugün yoluyla haykıralım Türkçe’nin ilelebet yaşaması ve yaşatılması için sağlıklı bir zemin oluşturulalım yazının insanlık için ve milletimiz için ne denli önemli olduğunu bu etkinlikle belirtelim
Bundan sonraki ömrümü ve enerjimi maddi ve manevi birikimi 21 Ağustos Dünya Yazı Günü etkinliklerine ayıracağımı dünyaya Türkçe haykırıyorum. Kimler beni duyabiliyor. Duyanlara selam olsun.”

Kayseri Gündem
 

Bakmadan Geçme